• Anasayfam Yap
      • Yazarlarımız
      • Künye
      • İletişim
Telgrafhane Sanat
    •  
    • AnasayfaAnasayfa
  • Etkinlik
  • Haber
  • Söyleşi
  • Kitap
  • Dil
  • Öykü
  • Deneme
  • Anlatı
  • Şiir
İsmail Hakkı Tonguç Belgeliği Vakfı Tonguç Adına Eğitim Uygulama Ödülü Başlattı İsmail Hakkı Tonguç Belgeliği Vakfı Tonguç Adına Eğitim Uygulama Ödülü Başlattı
Zehra Tırıl’ın Yeni Öykü Kitabı “Kapıların Kışında” Zehra Tırıl’ın Yeni Öykü Kitabı “Kapıların Kışında”
2023 Yılı Ceyhun Atuf Kansu Şiir Ödülü Koşulları Açıklandı 2023 Yılı Ceyhun Atuf Kansu Şiir Ödülü Koşulları Açıklandı
Aydın Ilgaz Yaşamını Yitirdi Aydın Ilgaz Yaşamını Yitirdi
Usta Yazar Oğuz Tansel’i Anarken Usta Yazar Oğuz Tansel’i Anarken
Oğuz Tansel Şiir Ödülü Ömer Erdem’in Oğuz Tansel Şiir Ödülü Ömer Erdem’in
Anasayfa » Anlatı

Buğday Tarlası – Anlatı – Eliz Başaran

Anlatı Eliz Başaran Buğday Tarlası Dünya üzerinde yaşayan milyarlarca insana “Kendinizi nereye ait duyumsuyorsunuz“ diye sorsalardı o kadar farklı...
17 Mart 2017 Cuma 10:41
  • Tweetle
yazıyı büyüt yazıyı küçült
Buğday Tarlası – Anlatı – Eliz Başaran
REKLAM

Anlatı

Eliz Başaran

Buğday Tarlası

Dünya üzerinde yaşayan milyarlarca insana “Kendinizi nereye ait duyumsuyorsunuz“ diye sorsalardı o kadar farklı evren yaratılırdı… Kendimizi farklı zamanlarda  farklı yerlere ait duyumsarız. Peki,  kendimizi bir ömürlük ait hissedeceğimiz bir yer olabilir miydi yeryüzünde.

Camları ve kapısı mavi, dış duvarları beyaz, küçük çardaklı bir köy evi… Birkaç merdiven çıktıktan sonra varılır o koca kurak avluya bakan çardağa. Tabii sonradan dikilmiş, daha büyümekte olan ağaçları saymazsak… O çardakta, tam girişte evin kapısı vardır. Tüllerin asıldığı kapılar ne güzeldir o yazlar. Sinekler girmesin diye asılır tüller; ama onlar bir yolunu bulup girerler içeriye. Bahanesidir belki sinek; yazın yakışıyordur kapılara.

Evin eskiyen eşyaları da zamanla kendilerini evin dışında bulurlar; ama yine de kullanımları sürer. Örneğin, çardakları üstü örtülü döşek konulan somyalar süsler. Bunlar köy evlerinde kimi zaman salonların başköşelerinde kendilerine yer edinirler, kimi zaman da yatmak için kullanılırlar. Ömrünü doldurduğunda da  işte o zaman ev sahibi çıkarır artık onu gözden. Bir de:

  • “Amaaan benimle yaşlanacak değil ya” diye seslenir bakarsınız.

O somya, yerini, beyaz duvarın dibinde kapıya yakın yerdeki uzun duvarda alır. Yine aynı görkemle üzeri süslenir. Yaz akşamlarının konukları bereketli olur köy evlerinde. O konuklar çardaktaki süslü somyada ağırlanır ve şıngırdayan çay bardakları derin sohbetlere eşlik eder. Öyledir ki edilen sohbetlerin bazısında dünya kurtarılır… Köylerde insanlar daha önceleri radyodan, sonraki zamanlarda ise televizyondan duymuştur; ülkede ve dünyada olanı biteni. Oralardan duyduğu kadarı vardır onlar için, onu çözümlerler o güzelim yaz gecelerindeki sohbetlerde. Gazete de gelmez zaten köye, birileri ara sıra gidecek de şehre o getirecek.  Zaten öyle adamakıllı bir zorunluluk duyulduğu da söylenemez. Sırayla ev halkı, komşular okurlar, bu şekilde elden ele gezinir de durur gazete sayfaları. Kimi yaprağını da tabii ki zamanla yitirerek. Köylülerin genelinin vardır okuma yazması. Bizim oralarda kız erkek demeden göndermişler herkesi ilkokula. İyi de etmişler. O zamanlar ilkokul mezununa fakülte bitirmiş gözüyle bakılırdı.

Ben de elime geçen ufak tefek gazete kâğıtlarını eve gelen özel konuğun sinisinin üzerine serilmesiyle okuyabilirdim çoğu zaman. Sofraya geçer çatalı kaşığı az öteleyerek okumaya çalışırdım, küçük yazıları olan özenle yazılmış metinleri. Bazen de aralıklarla oyun oynarken sokaktaki ağaç köklerine takılan gazete parçaları geçerdi elime. Alır onları da okumaya çalışırdım, ne kadar yıpranmış olsalar da.

Yine bir yaz gecesi, kâğıt kalem merakımla tek başıma oturduğum güzelim somyada şunları düştüm kâğıda:

Her şey benzer birbirine

İnsanlar, eşyalar, zamanlar…

Çok benzedikleri anda ise birbirlerine

Kocaman farklar girer aralarına

Ayrılırlar o noktada.

İnsanlar ölür,

Eşyalar eskir,

Zamanlar rengini yitirir…

Yaşam denen şey, o kadardı küçücük dünyamda. Kafamda sesler çınlar, hayali karakterlerime konuşma metinleri verirdim.  O gece bu dizeleri karalayan da yarattığım karakterlerden biriydi belki de, kimbilir…

***

Sabahleyin kapının erkenden büyük bir gürültüyle çalınmasındandır ki gelenin Zehra Teyze olduğunu anlamak çok da güç olmamıştı. Hasat zamanıydı ve tarlalara sırasıyla biçerdöverler girecekti. Sıra o sabah bizim tarladaydı. Babam oradaydı ama köyde kadına hep ihtiyaç vardır. Anneme haber salsın diye Zehra Teyzeye seslenmişti. Onun evi yakındır tarlaların oraya, o da bir koşu haber getirmiş anneme.

“Sizin tarlaya biçerdöver girmiş Kocaoğlan seni ister,” dedi.

“Tamam, hemen hazırlanıp çıkıyorum,” dedi annem.

Annem yanına alması gerekenlerle birlikte el yordamıyla hazırlanıp çıktı evden. Sanki önceden hazırlanmış gibiydi. Şaşırdım çocuk aklımla bu çabukluğuna. Annem çıkmadan ablama:

“Öğlen olmadan yemekleri hazır edip, tarlaya getir. Kardeşlerini de tek koyma, onları da yanına kat,” diyerek çıkmıştı evden.

Ablam uykulu bir sesle:

“Tamam,” dedi.

İki kadın lafa dalarak uzaklaştılar. Ablam uzun zaman geçmeden uyandı, benimle kardeşim uyanalı çok olmuştu.  Çardakta kahvaltımızı etmeye koyulduk.  Annemin evde olmadığı zamanlarda evi çekip çevirme işi benimle ablama; yani evin iki kızına kalırdı.

Annemin dediği gibi öğleye doğru yemekler hazır, ellerimizde çıkınlarla yola koyulduk tarlaya doğru. Öğle sıcağı da yakıp kavuran cinstendi. Ben ablamın elinden, küçük erkek kardeşim de benim elimden tutmuş, tarla yolunu aşındırıyorduk. Sıcak küçük bedenini olağanca gücüyle etkilemiş olmalıydı ki kardeşim bir ara:

“Abla, çok sıcak  çok yoruldum,” dedi.

“Tamam , az kadı zaten.”

Sözler zar zor çıkmıştı ağzımdan; ben de bir o kadar yorulmuştum. Ama ablaydım ve mızmızlanıp onu daha da huzursuz etmemeliydim. O aralık küçük elini sıkarak güç verdim ona. O da kafasını yerden kaldırarak büyük mavi gözlerini gözlerime dikerek göz kırptı. O an aramızda yaptığımız, dünyanın en büyük ve en güven verici antlaşmasıydı.

Sonunda tarlaya varmıştık. Tarlanın girişindeki ağacın altında annem oturuyordu. Biz de hemen yanına çöküverdik; yolun ve eşyaların yorgunluğuyla. Üçümüzü bir arada görünce gözleri parlar annemin, hiç kimsenin bana öyle baktığını hâlâ görmedim bu yaşıma kadar.

“Yemekleri ve ayranı ağacın gölgesine koy kızım,” dedi annem ablama.

O an başımı gökyüzüne kaldırmamla güneşin gözümü kamaştırması bir oldu. Öyle muhteşem bir ışık saçıyordu ki yeryüzüne, karşı koyamadım. Hele ki o sararmış tarlada çizdiği resmin tarif edilir bir yanı yoktu. Ayağa kalktım ve olanca gücümle koşmaya başladım, hasadını verecek olan sarımsı buğday tarlasının içine doğru. Kafam yukarı dönük, yüzüm güneşte gülerek sürdürdüm koşumu. Arkamdan gelen bir:

“Ablaaa,” sesiyle sevincim daha da arttı..

Tarla büyük olsa gerek, sonunu hâlâ göremiyordum. O anki coşkuyla babama sarılarak durabildim. Kardeşim de ikimize doladı kollarını… Nasıl da sevgi doluyduk; yıllar sonra her anımsayışım içimi yeniden mutlulukla kapladığı gibi, derin bir hüzün veriyor; yitimler, geçen zaman…

Buğday tarlası hasadını o yıl iyi vermişti. O zamanların renkleri hiç solmadı belleğimde.

telgrafhanesanat.org

 

 

Etiketler:
2017 Ceyhun Atuf Kansu Şiir Ödülü’nü Özge Sönmez Kazandı
Bu Dünya Sizin – Yaşar Atan
Facebook'ta Paylaş Twitter Paylaş Google+'da Paylaş Tumblr

Yorum Kapalı.

Benzer Haberler

İsmail Hakkı Tonguç Belgeliği Vakfı Tonguç Adına Eğitim Uygulama Ödülü Başlattı İsmail Hakkı Tonguç Belgeliği Vakfı Tarih:  06.01.2023 Konu: İsmail Hakkı Tonguç Eği...
İsmail Hakkı Tonguç Belgeliği Vakfı Tonguç Adına Eğitim Uygulama Ödülü Başlattı
Zehra Tırıl’ın Yeni Öykü Kitabı “Kapıların Kışında” Zehra Tırıl’ın öyküleri gündelik hayatın akışında ayrı düşenleri bir araya getiren izleri, sakin, a...
Zehra Tırıl’ın Yeni Öykü Kitabı “Kapıların Kışında”
2023 Yılı Ceyhun Atuf Kansu Şiir Ödülü Koşulları Açıklandı Ceyhun Atuf Kansu Şiir Ödülü’ne 2023 yılı için katılım koşulları açıklandı. 1986’dan bu yana düz...
2023 Yılı Ceyhun Atuf Kansu Şiir Ödülü Koşulları Açıklandı
Aydın Ilgaz Yaşamını Yitirdi Yazar-Yayıncı Aydın Ilgaz 20 Aralık 2022'de, 82 yaşında yaşamını yitirdi. Babası Usta Yazar Rıfat I...
Aydın Ilgaz Yaşamını Yitirdi

Yazarlarımız

  • A. Celal Binzet
    Günümüz Karmaşası-A. Celal Binzet A. Celal Binzet
  • A. Cengiz Büker
    Rainer Maria Rilke’den Şiirler-Çev. A. Cengiz Büker A. Cengiz Büker
  • A. Tarık Emre
    Yedirmem Size Etleri- A. Tarık Emre (öykü) A. Tarık Emre
  • Bahattin Gemici
    Aydınlanma Savaşçısı Server Tanilli-Bahattin Gemici Bahattin Gemici
  • Celal İlhan
    Sanat Olmazsa Olmaz mı, Niçin Yazarız?-Celal İlhan Celal İlhan
  • Daver Darende
    Büyükelçi Korkmaz Haktanır’ın Anısına Saygı-Daver Darende Daver Darende
  • Ertuğrul Efeoğlu
    Söylem ile Eylem Ertuğrul Efeoğlu
  • Günay Güner
    Dil Bayramımız 90 Yaşında; Kutlu Olsun! –... Günay Güner
  • Işık Kansu
    KİBELE Mİ TAŞ OCAĞI MI? Işık Kansu
  • Metin Turan - BELLEK
    ÇAĞDAŞ İRAN ŞİİRİ VE FURÛĞ ÜZERİNE KISA... Metin Turan - BELLEK
  • Mucize Özünal
    Çin Odasına Girenler ve Çıkanlar – Mucize... Mucize Özünal
  • Nazım Mutlu
    “Sosyal ve Kültürel İktidar!” Nazım Mutlu
  • Öner Yağcı
    AYDINLIK BİR YAŞAM YOLUNDA EDEBİYATIMIZ Öner Yağcı
  • Sultan Su Esen
    Türkiye’de Alevi Olmak Sultan Su Esen
  • Tahsin Şimşek
    Telkırma Sabırlarda – Tahsin Şimşek – şiir Tahsin Şimşek
  • Tamer Uysal
    Yeşilçam’ın Beyaz Filmleri: Uludağ ve Sinema –... Tamer Uysal
  • Taylan Özbay
    ATATÜRK VE NÂZIM HİKMET: “DENİZ KIZI EFTALYA”... Taylan Özbay
  • Yaşar Atan
    Bu Kuş Ezgileri Oldukça – Yaşar Atan... Yaşar Atan
  • Yücel Çağlar - Mavi Köşe
    “Bize Öz Türkçe Yaraşır”-Yücel Çağlar Yücel Çağlar - Mavi Köşe
  • Zehra Tırıl
    Müziğin Evrenselliği – Zehra Tırıl Zehra Tırıl

Son Eklenenler

İsmail Hakkı Tonguç Belgeliği Vakfı Tonguç Adına Eğitim Uygulama Ödülü Başlattı İsmail Hakkı Tonguç Belgeliği Vakfı Tarih:  06.01.2023 Konu: İsmail Hakkı Tonguç Eği...
İsmail Hakkı Tonguç Belgeliği Vakfı Tonguç Adına Eğitim Uygulama Ödülü Başlattı
Zehra Tırıl’ın Yeni Öykü Kitabı “Kapıların Kışında” Zehra Tırıl’ın öyküleri gündelik hayatın akışında ayrı düşenleri bir araya getiren izleri, sakin, a...
Zehra Tırıl’ın Yeni Öykü Kitabı “Kapıların Kışında”
2023 Yılı Ceyhun Atuf Kansu Şiir Ödülü Koşulları Açıklandı Ceyhun Atuf Kansu Şiir Ödülü’ne 2023 yılı için katılım koşulları açıklandı. 1986’dan bu yana düz...
2023 Yılı Ceyhun Atuf Kansu Şiir Ödülü Koşulları Açıklandı
Aydın Ilgaz Yaşamını Yitirdi Yazar-Yayıncı Aydın Ilgaz 20 Aralık 2022'de, 82 yaşında yaşamını yitirdi. Babası Usta Yazar Rıfat I...
Aydın Ilgaz Yaşamını Yitirdi
Usta Yazar Oğuz Tansel’i Anarken 30 Ekim 1994’te, 79 yaşında yitirdiğimiz Halkbilimci-Ozan Oğuz Tansel, ’40 Kuşağı ozanları arasında...
Usta Yazar Oğuz Tansel’i Anarken

Dil

“Bazı Kelimeler Çok Güzel” ya da Osmanlıca Sevisine Hizmet – Merve Yılmaz yazdı. Yazım (İmla), Noktalama Kurallarını Hiçe Saymak-Günay Güner R Harfinin Suçu Ne? Günay Güner yazdı Dil Devrimi Bayramdır, Kutlu Olsun! Çok mu Zor?
  1. “Bazı Kelimeler Çok Güzel” ya da... “Bazı Kelimeler Çok Güzel” ya da Osmanlıca Sevisine Hizmet – Merve Yılmaz yazdı.
  2. Yazım (İmla), Noktalama Kurallarını Hiçe Saymak-Günay... Yazım (İmla), Noktalama Kurallarını Hiçe Saymak-Günay Güner
  3. R Harfinin Suçu Ne? Günay Güner... R Harfinin Suçu Ne? Günay Güner yazdı
  4. Dil Devrimi Bayramdır, Kutlu Olsun! Dil Devrimi Bayramdır, Kutlu Olsun!
  5. Çok mu Zor? Çok mu Zor?
  • Etkinlik
  • Haber
  • Söyleşi
  • Kitap
  • Dil
  • Öykü
  • Deneme
  • Anlatı
  • Şiir
  • Yazarlarımız
  • Künye
  • İletişim
Sitemizde yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz. Görüş ve önerileriniz için iletisim@telgrafhane.org adresine e-posta gönderebilirsiniz.
Copyright © 2017 - Telgrafhane Sanat, Her Hakkı Saklıdır.